Uzun lafın kısası :)

Tünel'e doğru solda. Hidivyal Palas'a girip 2. kata çıktığınızda nefis bir Rum Meyhanesindesiniz.  Eleos.
Gün ortası meyhaneye gitmek en sevdiğim üç beş şeyden biridir. Eleos'a girdiğimizde ise beklediğimin çok daha ötesinde bir yer buldum. O nefis pencerelerinden gözüken manzara ha ri ka ydı:)
Pencereler alttaki fotoğrafta arkamda küçücük görünüyorlar ama keşke onları da çekseymişim. İnşallah bir dahaki sefere:)


Biz hemen balkona çıktık. Ama içerisi de çok ferah, çok güzel.

                                                                            Yaz sonu rakısı:)



Yunan mutfağının klasikleri ve Ermeni mezeleri. Menüsü müthiş. 



Midyeli lahana sarma

İçi keçi peyniri doldurulmuş biber. Müessesenin ikramı:)


Kalamar Izgara..10 numaraydı:)




Arkada oturduğumuz masa x  x :)


Taksim'in biraz bakımsız ama muhteşem binaları..

Yemeğin üstüne kahve niyetine tramvay:)

 Bu iki nefis fotoğraf da tramvayda:)


Ballandıra ballandıra anlattım. Taksim'de geçen bir günü bir haftada yazdığıma göre Allah muhafaza bir  haftasonuna gezisine çıksak neler dökerim kimbilir:) İlk gün yazmaya başladığımda,
"Biz şimdi çok şey mi yaptık yoksa bu bir Taksim gezmesinin doğal ritmi miydi?
Kimbilir:) Cevabı yok bende vallahi:)"  demiştim.
Galiba çok şey de yapmışız o gün. Uzun lafın kısası her anından ayrı bir tat aldım denir ya işte öyle bir gündü. Aynen şu 3 yılımız gibi:)  

Yorumlar

  1. Yanıtlar
    1. 3. Yıl kutlamasıymış. Eskilere dönüp bakmıyor insan. Sağol, varol hatırlattığın için Ersin'ciğim:)

      Sil

Yorum Gönder