Geçen Pazar Emirgan'da


 Yeni evlendiğimiz zamanlardı. Tuğrul'la sık sık oraya buraya kahvaltıya giderdik. Haftasonu ise hele de pazar günü ise Emirgan Sütiş'in önünden geçerken ya da hemen yakınındaki bir başka yere giderken ( ahh eskiden çınaraltı vardı!) manzaraya inanamayarak bakar, bu insanlar akıllarını kaçırmış olmalı derdik. İstisnasız her mevsim kapıda bir uzun kuyruk. İşte geçen pazar o uzun kuyrukta kendimizi bulduk muuu? Şimal'in deyişiyle, "Eveeek, bulduuk":)) Demek ki büyük konuşmamak lazım mıymıış? "Eveeek lazımmış":)) Yandaki fotoğrafta baba kız sıradalar. Tuğrul'un yüzündeki sıkıntılı ifade ve Şimalciğin direkt uyku pozisyonuna geçmiş olması ( elde uyku ayısı , başparmak ağızda) o yüzden. Fakat bir kere yerimize oturunca da çok hoşumuza gitti desem:) Yüksek tavanlarından mıdır nedir o boş masası olmayan mekan bir ferah bir ferah..Servis desen tıkır tıkır. Kahvaltı desen harika..Biz sade bir kahvaltı aldık. 2 çeşit peynir, zeytin, bal-kaymak, domates-salatalık ve 2 tane rafadan yumurta. Harika börek çeşitleri, menemenleri, sahanda yumurtaları falan var. Bu sade kahvaltıya öyle bir girişip, öyle silip süpürmüşüz ki fotoğraf bile çekememişim. Sadece kahvaltıdan önce masaya gelen ekmek sepetinin fotoğrafı var:)  

Emirgan'a sabah körü gitmemizdeki esas maksat Sabancı Müzesi'ndeki Monet Sergisi'ni gezmekti. Sütiş'e en kısa zamanda yeniden gelmeye karar verip doğruca müzeye geçtik. Soğuk ama çok güzel bir havada , yeni yağmış yağmur sonrası yürüyerek çıktık yukarıya.












Monet Sergisinin olduğu alanda fotoğraf çekimine izin yoktu. Ama hemen alt katında Türk Ressamlarının sergisini gezerken flaşsız fotoğraf çekebileceğimizi öğrendik. Harika yakaladım Şimal'i:) Bir ara Tuğrulla salonun ortasında geniş puflara oturup Şimal'in resimleri inceleyişini izledik.
O resimlerin karşısında, biz onun karşısında büyülendik:)

                          Aşağıdaki fotoğrafta Şimal duvarın önünde. Durdu....Resimlere baktı....  


Sonra birden dilimlenmiş portakalların olduğu resmi gördü:)




Bir sonrası, "POR KA KAAL POR KA KAAL"


Şimal'in gördüğü bir portakal resminin karşısında duyduğu heyecanı yaşamaktan daha keyifli ne olabilir böyle anlarda? :)  
Pazar günü, 3 günlük oyun maratonu öncesinde, Emirgan bana harika geldi. Yapımda ve yönetimde emeği geçen, gözbebeğim sevgili eşim Tuğrul Özkaracalar ve "Abblaaa" kızım Şimal Özkaracalar'a en derin sevgilerimle ve bütün varlığımla teşekkür ederim efendim:))



Yorumlar