İkea derkeen:)

Biz bugün İkea'ya gitmek için yola çıktık. Aslında alışverişimizi yapıp , köftemizi yiyip  eve dönecektik. Bugünden olsa olsa aşağıdaki Şimalcik fotoğrafı çıkacaktı. 

Şimalcik Ikea alışverişi sonrası notlarını alıyor:)

Ama bir çalım attık, Ikea sapağını dönüşe bırakıp, düz devam edip Anadolu Hisar'ı yoluna giriverdik. Aman da ne iyi ettik:) 

"Bakalım burası nasıl bir yermiş:)"

Gittiğimiz yerler içinde Şimal herhalde en fazla tepkiyi burada verdi.Bayıldı bu sokaklara. Herhalde oyuncak gibi geldi bu evler ona, diye akıl yürüttük :) Doğrusu biz de bayıldık. Daha bir ayrı sevdik. Burası çok güzel kalmış kenarda öylece. Böyle söylenir mi bilmiyorum ama bir mezarlığı vardı...Öyle pırıl pırıl bakımlı falan da değil, ama bu kadar mezarlık olur yani.. Sokaklardaki çiçekler bile bir başkaydı. Fark edilmemiş, değişmemiş, sıkıştırılmamış bir yer.. Sanki o sokak 20 yıl önce neyse şimdi de o. 

Şimdi yazarken yeniden gördüm de, şu yandaki fotoğrafta, Tuğrul'un hemen arkasında kalan, evin pembe kapısı. Yıllar içerisinde asfalt döküle döküle yolun çook aşağısında kalmış bu kapı...Ama ev yıkılmamış, yenilenmemiş öyle olduğu gibi duruyor... Değişimin insanı hiçe sayan bir hızla dayatıldığı bir hayatta çook ferahlatan bir yer Hisar..

Kahveyi beklerken keyif:)

 Şimal'in kafasının o masaların kenarından böyle nokta gibi görünmesine bayılıyorum:)

Çok sevdiğim, beğendiğim evlerden birisi. Kaç yılında yapılmıştır kimbilir. Balkonlar bu tarz için harika. İnsanın çıkabileceği kadar bir balkon genişliği var. Yere kadar kapı yapıp önüne süs olsun diye neredeyse kapıya bitişik demir konulmamış yani.